Tuhaflıklar bulunan cümlelerin kullanımındaki çarpıklığı ele almıştık. Birkaç okur dostumuzun isabetli bir konu olarak nitelediği bu konuyu bir diğer yönüyle bugün de ele almayı istedik.
Evet değerli okuyucularımız. Duygu ve düşüncelerimizi, bu yönüyle bizi, karşımızdakilere ifade etmenin en başta gelen yolu konuşmaktır. Konuşmalarımızı ise ancak kurduğumuz cümlelerle gerçekleştireceğimizi göz önüne aldığımızda, cümlenin önemi ortaya çıkmaktadır. Nasıl konuşuyorsak, nasıl cümle kuruyorsak öyle anlaşılacağımızı hesaba katmalıyız. Bu konuda kelime dağarcığımızın yetersizliğinden veya dilbilgisi bilgilerimizin istenilen seviyede olmamasından kaynaklanan eksikliklerimiz bir noktada mazur görülebilir. Bunun telafisi zamanla mümkündür. Ama ne kelime dağarcığı ile ne de dilbilgisi ile doğrudan alakalı olmayan bir yön var ki işte asıl haklı bir mazereti görülmeyen yön budur. Yapmacıklık, çok bilmişlik, traji-komik bir gösteriş kokan konuşmaların duyanı hayrete düşüren yönü.
Bugünkü konumuzla alakalı olan ve yıllar önce duyduğum, cümle kurma adına curcuna örneği sergileyen kişilerin durumunu anlatan güzel bir örnek cümle var. Bu örnekteki cümleyi kuran kişiye başta gülmemek ama netice itibariyle üzülmemek elde değil. Cümle şu: “Bab-ı alinin yüksek kapısından yek bir süvari atlı dühul eyleyip içeri girdi.” Bugünkü konumuza temel teşkil eden bu cümleyi, o gün den beri her hatırladığımda, başta gülerim ama sonuçta da cümlenin kurucusuna üzülürüm. Dikkat edilirse yukarıdaki bu cümle tümüyle tekrar kelimelerden müteşekkil. (Bab-ı Ali: yüksek kapı/ yek:bir/ süvari:atlı/ dühul eylemek:içeri girmek). Yarısı eski dilde, yarısı günümüzde kullanılan kelimelerle kurulu, kişinin güya ‘ne kadar da bilgili imiş desinler’in dışında bir gailesinin bulunmadığı ama gerçek manada bir traji-komiklik örneği olan bu cümle hakkında başka denilebilir ki.
Bu tür örnekleri çoğaltmak mümkündür. Sözgelimi şaşılacak bir durum karşısında “ilginç!” demek yeterli iken veya yine yabancı kelime de olsa “enterasan!” demek yeterli iken “ilginç ve aynı zamanda enteresan” diye kişinin hali de aynıdır. “Mesala” kelimesi veya aynı manada “örneğin” kelimesi tek başına yeterli iken, “mesela, örneğin” diye başlanılan konuşmalar da böyledir.
Traji-komikliğin konuşmalarımızdan arınacağı yarınlarda görüşmek dileğiyle…
35.4pt;line-height:normal'>Şimşek, yeni alınan 4x4x4 kazıcı yükleyici 3 adet aracın Sorgun Belediyesine toplam maliyetinin 560 bin 811 TL olduğunu, her bir aracın ise 186 bin 937 TL’ye maal olduğunu kaydetti.
|